Yılın yıkım komedisi

Kuşadası limanında hukuksuz, hakkında yıkım kararı bulunan, ruhsatsız, özelleştirme ihalesi iptal edilmiş iş yerlerinin yıkılması başka bahara kaldı. Geçtiğimiz günlerde limandaki işyerlerini 30 gün içinde yıkacağını açıklayan, önceki hafta 7 günlük tahliye süresi tanıyan  Belediye başkanı Esat Altungün, bu gün esnaf ve alışveriş yapanlar rahatsız olmasın diye işyerlerinin sadece üst katlarını mühürledi.

Esat Altungün daha önce yıkım kararı olmamasına karşın “yıkacağım” diye bir kepçe, bir traktör eşliğinde  şov  yaparken, bu gün yıkım kararı olmasına karşın “biz buraya şov yapmaya gelmedik” diye işyerlerini yıkmayacağını söyledi. Bu tavrı da haklı olarak kafalarda soru işaretleri yarattı.

Basın mensupları ve birkaç meraklı vatandaş yıkımın yapılacağı saat 19.30’da karşıdan gelen yıkım ekibini görünce kendilerini gülmekten alamadı. Yıkıma imza veren 15 bin Kuşadalı adına Belediye Başkanı Esat Altungün, Facebook’ta “bugün saat 19.30’da yıkım var” diye yazan parti içi rakibi meclis üyesi Ömer Günel, Belediye başkan yardımcıları Adem Testici, Mehmet Bademci, CHP ilçe başkanı ve en fazla beş vatandaş yıkıma(!) geldi.

Başkan Altungün daha önce o işyerlerinde çalışanları, alışveriş yapanları ilk defa gördüğü veya farklarına vardığı için basın mensuplarına “arkadaşlar buraya şov yapmaya gelmedik. Esnaf arkadaşlarımızı ve burada alışveriş yapan vatandaşlarımızı rahatsız etmemek için sadece üst katları mühürleyeceğiz” diyerek ne kadar hassas bir belediye başkanı olduğunu gösterdi.

Ege  Ports güvenlik müdürünün diğer özel güvenlikçilere “elinde kamera olan hiç kimseyi içeri almayın” talimatından sonra basın mensupları dışarıda kaldı. Böylece içerideki esnaf ve vatandaşları rahatsız edenlerin basın mensupları olduğu gerçeği ortaya çıktı.   İçeriden alınan bilgilere göre Altungün başkanlığındaki yıkım ekibi de vatandaşlar ve esnafı rahatsız etmemek için gün batımına karşı soğuk bir şeyler ve çay içip sohbet etti.  

Her ne kadar basın mensupları kendi aralarında konuşurken “hani başkan mahkeme kararlarını uygulamakta kararlıydı?”, “Yıkıma 30 gün süre vermişti, ne olduda fikri değişti?”, “Başkanın bu gün yaptığı yarım hamilelik gibi bişi. Binaların üst kısmı yasal olmadığı için mühürleniyor, buna göre alt katlarında mühürlenmesi gerekmiyor mu?” ve bunun gibi onlarca art niyetli (!) soruyu bir birilerine sorsa da kimse soruların yanıtlarını öğrenme olanağı bulamadı.

Hiç kimse rahatsız edilmeden yapılan dostluk ziyaretinden sonra Ege Ports yöneticileri başkan ve ekibini dış kapıya kadar uğurlarken adeta “valla bunu saymayız. Yine bekleriz” diyordu.