Nörolojik hastalıklarda yoğun bakım ve beslenme teknik ve uygulamalarının Amerika ve Avrupa standartlarına ulaştığı açıklandı.
Haber Giriş Tarihi: 28.09.2013 11:11
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
adaninsesi.com
Türk Nöroloji Derneği’nin Aydın’ın Kuşadası ilçesinde Pinebay Resort otelde düzenlediği 5. Nörolojik Yoğun Bakım Sempozyumunda, Türk toplumunun her geçen gün yaşlanmasıyla ortaya çıkan Norolojik hastalıklara müdahale ve yoğun bakım tekniklerinin Amerika ve Avrupa’nın gerisinde olmadığı açıklandı. Uzmanlar, Türkiye’de son tekniklerin uygulandığı büyük merkezler olduğunu, ancak bu merkezlere herkesin adil bir şekilde ulaşmasının henüz mümkün olmadığı belirtildi. 100 hemşire ile 300 hekimin katıldığı kongrede yoğun bakım gerektiren nörolojik hastalıklarda son gelişmeler ele alındı.
Teknik var ama ulaşmada adalet yok
Türk Nöroloji Derneği, Nörolojik Yoğun Bakım Bilimsel Çalışma Grubu 2013 yılı moderatörü Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu, eskiden kurtarılamaz denen bir çok ağır nörolojik hastanının gelişen tıp ile kurtarılabildiğini söyledi. Topçuoğlu, “Eskiden kurtarılamaz dediğimiz çok nörolojik hastalık, çok ağır koma durumundaki damar tıkanıklığı iltihaplanmalar nörolojik yoğun bakımdaki gelişmelerle artık kurtarılabilir hale geldi. Eskiden bazı hastalar ölüme mahkumken şimdi çok rahatlıkla, erken bakım ve tanı ve yoğun bakım ile kurtarılabiliyor. Dünyadaki en ileri teknikler artık Türkiye’de ki bazı merkezlerde var. Ancak o ileri tekniklere ulaşmada, adil dağılımda problem var. Ülkemizin bir çok büyük hastanesinde, Üniversitelerinde ki bu sistemlerin geliştirilmesi ve hastanın ulaşabilirliğini geliştirmek gerekiyor” dedi.
Nörolojik hastalıklar artıyor
Türkiye’de neredeyse herkesin nörolojik hastası bir yakını olduğunu söyleyen Hacettepe Universitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Dr.Ethem Murat Arsava’da, bu hasta grubunda beslenmenin önemine dikkat çekti. Dr.Arsava, “ Nöroloi yaşlanan toplumla birlikte daha sık rastlanan bir hastalık grubu. Ülkemizde neredeyse herkesin bir nörolojik hastası yakını var. Onun için bu artık ülkemizde bir toplum sağlığı problemi. Sonuçta yoğun bakıma muhtaç bu hastalar için sistemler kuruluyor, çabalar gösteriliyor. Muhtemelen bu çalışmalarla yurt dışı ile aramızdaki farklarda kapanır. Tüm nörolojik hastalarda beslenme çok önem taşıyan ayrı bir konu. Bu hastaların dörtte bir beslenme sorunuyla karşı karşıya. Bir kısmı hastalık çıktıktan sonra yemek yemede ulaşmada problem yaşıyor. İşin bir diğer boyutu da yemek bozuklukları varsa nörolojik hastalıklarla karşılaşa biliyoruz” dedi.
Hasta sayısı Avrupa ile aynı
Türkiye’deki nörolojik hasta sayılarının Avrupa ve Amerika’daki sayılara benzediğini söyleyen Dr. Arsava, “Türkiye açısından hastalık sayıları batı ülkeleri Amerika ve Avrupa’daki sayılarına benziyor. Genç bir toplum olmamıza karşın, yaşlanan bir toplumuz da. Onun için Alzehimer, beyin damar hastalıkları, felç, Parkinson gibi bir çok hastalık daha fazla görünmeye başlayacak. Bu hastalıklar kronik hastalık olduğu için topluma getirecekleri yükte artıyor. Bu hastalıkların önlenmesi için çalışılması gerekiyor. Gelişen Tıp ile artık bu hastalıklar iyileştirilebilir durumda” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Yaşlanıyoruz
Nörolojik hastalıklarda yoğun bakım ve beslenme teknik ve uygulamalarının Amerika ve Avrupa standartlarına ulaştığı açıklandı.
Türk Nöroloji Derneği’nin Aydın’ın Kuşadası ilçesinde Pinebay Resort otelde düzenlediği 5. Nörolojik Yoğun Bakım Sempozyumunda, Türk toplumunun her geçen gün yaşlanmasıyla ortaya çıkan Norolojik hastalıklara müdahale ve yoğun bakım tekniklerinin Amerika ve Avrupa’nın gerisinde olmadığı açıklandı. Uzmanlar, Türkiye’de son tekniklerin uygulandığı büyük merkezler olduğunu, ancak bu merkezlere herkesin adil bir şekilde ulaşmasının henüz mümkün olmadığı belirtildi. 100 hemşire ile 300 hekimin katıldığı kongrede yoğun bakım gerektiren nörolojik hastalıklarda son gelişmeler ele alındı.
Teknik var ama ulaşmada adalet yok
Türk Nöroloji Derneği, Nörolojik Yoğun Bakım Bilimsel Çalışma Grubu 2013 yılı moderatörü Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu, eskiden kurtarılamaz denen bir çok ağır nörolojik hastanının gelişen tıp ile kurtarılabildiğini söyledi. Topçuoğlu, “Eskiden kurtarılamaz dediğimiz çok nörolojik hastalık, çok ağır koma durumundaki damar tıkanıklığı iltihaplanmalar nörolojik yoğun bakımdaki gelişmelerle artık kurtarılabilir hale geldi. Eskiden bazı hastalar ölüme mahkumken şimdi çok rahatlıkla, erken bakım ve tanı ve yoğun bakım ile kurtarılabiliyor. Dünyadaki en ileri teknikler artık Türkiye’de ki bazı merkezlerde var. Ancak o ileri tekniklere ulaşmada, adil dağılımda problem var. Ülkemizin bir çok büyük hastanesinde, Üniversitelerinde ki bu sistemlerin geliştirilmesi ve hastanın ulaşabilirliğini geliştirmek gerekiyor” dedi.
Nörolojik hastalıklar artıyor
Türkiye’de neredeyse herkesin nörolojik hastası bir yakını olduğunu söyleyen Hacettepe Universitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Dr.Ethem Murat Arsava’da, bu hasta grubunda beslenmenin önemine dikkat çekti. Dr.Arsava, “ Nöroloi yaşlanan toplumla birlikte daha sık rastlanan bir hastalık grubu. Ülkemizde neredeyse herkesin bir nörolojik hastası yakını var. Onun için bu artık ülkemizde bir toplum sağlığı problemi. Sonuçta yoğun bakıma muhtaç bu hastalar için sistemler kuruluyor, çabalar gösteriliyor. Muhtemelen bu çalışmalarla yurt dışı ile aramızdaki farklarda kapanır. Tüm nörolojik hastalarda beslenme çok önem taşıyan ayrı bir konu. Bu hastaların dörtte bir beslenme sorunuyla karşı karşıya. Bir kısmı hastalık çıktıktan sonra yemek yemede ulaşmada problem yaşıyor. İşin bir diğer boyutu da yemek bozuklukları varsa nörolojik hastalıklarla karşılaşa biliyoruz” dedi.
Hasta sayısı Avrupa ile aynı
Türkiye’deki nörolojik hasta sayılarının Avrupa ve Amerika’daki sayılara benzediğini söyleyen Dr. Arsava, “Türkiye açısından hastalık sayıları batı ülkeleri Amerika ve Avrupa’daki sayılarına benziyor. Genç bir toplum olmamıza karşın, yaşlanan bir toplumuz da. Onun için Alzehimer, beyin damar hastalıkları, felç, Parkinson gibi bir çok hastalık daha fazla görünmeye başlayacak. Bu hastalıklar kronik hastalık olduğu için topluma getirecekleri yükte artıyor. Bu hastalıkların önlenmesi için çalışılması gerekiyor. Gelişen Tıp ile artık bu hastalıklar iyileştirilebilir durumda” dedi.
En Çok Okunan Haberler