Basın mensupları onu tehdit ediyor, haraç istiyorsa ve Altungün bunu yargıya taşımıyorsa kelimenin tam anlamıyla yalan söylüyor, kamuoyunu aldatıyor demektir.
Haber Giriş Tarihi: 27.06.2011 15:20
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
adaninsesi.com
12 Haziran Genel seçimleri öncesi belediye başkanı Esat Altungün'ün
çevresi bir söylenti yaydı. Seçimlerden hemen sonra rakiplere büyük bir taarruzun
başlayacağı, bundan sonra eleştirilere sessiz kalınmayacağı dillendirildi.
Zamanı geldi... Altungün yine şaşırttı. Rakipleri potansiyel belediye başkan
adayları, partiler dururken basın
mensuplarını hedef aldı.
Beceriksizliği, iş bilmezliği,
yakın çevresi dışında toplumun
çıkarlarını düşünmediği yaşanarak test edilen Altungün’ün kendisini haklı
olarak eleştiren basın mensuplarını
hedef seçmesi vizyonunu bir kez daha gösteriyor. Ancak kurduğu cümleler
önemli. Doğruları yazan, kendisini
eleştiren basın mensuplarını "tehdit, şantaj, para istemekle"
suçlayan Altungün bu kez haddini aştı. Altungün, gazetelere verdiği
röportajlarda kendisini eleştiren basın
mensuplarının onu tehdit ettiğini, para istediğini söyledi. Bu ağır bir ithamdır.
Adalet sarayı ve Cumhuriyet Başsavcılığı belediyeden sadece 200 metre uzaklıkta. Eğer
birileri, hele hele basın mensupları onu tehdit ediyor, haraç istiyorsa ve Altungün
bunu yargıya taşımıyorsa kelimenin tam anlamıyla yalan söylüyor, kamuoyunu
aldatıyor demektir.Beceriksizliğini, iş bilmezliğini örtbas etmeye çalışıyor. Kapasite meselesi, herkes koltuğa
oturduğunda mucizeler yaratacak diye bir
şey yok tabi.
Altungün'ün rakibi gazeteciler
değil. Bunu pusulasını şaşıran Altungün’e birilerinin anlatması gerekir.
Oturduğu belediye başkanlığı koltuğunun hakkını veremeyen birinin kendisine
basın mensuplarını düşman olarak bellemesi pek hayra alamet değil. Bizim
tanıdığımız hiç bir basın mensubu Altungün'e rakip değil. Siyaseten bir yerlere
gelmek için çabalamıyor. Tüm bunlara rağmen eğer Altungün gazetelere verdiği
demeçlerde basın mensuplarını hedef olarak seçiyorsa kelimenin tam anlamıyla
pusulasını şaşırmış, umudunu tüketmiş, kendisinin bile kendisine güveninin
kalmadığını göstermiş demektir.
Bize göre ise... Zaman bizi haklı
çıkarmıştır. Esat Altungün'ün bu turizm kentini yönetecek kapasite, bilgi ve birikimine sahip olmadığı
ortaya çıkmıştır. Kuşadası tarihinde muhalefetsizlik açısından en rahat
belediye başkanı olmasına rağmen,yönetiminin daha ilk iki yılında halk
nazarında tüm kredisini yitirmiştir. Belediyede en kısa sürede organize
polislerini ağırlayıp, kefil olduğu kişinin demir parmaklıklar ardına
gidişini çaresizce izlemiştir. Kuşadası belediyesinde sabah ilk gelen meclis
üyesinin kendisini başkan ilan ettiği
yeni bir yönetim tarzını Kuşadası’na tanıtmıştır. Geçmiş belediye başkanları
eserleriyle övünürken, o ise amcasına kıyaklarıyla hatırlanır olmuştur.
“Üç milyon ağaç dikeceğim” demiş,
göreve geldiğinin daha ilk aylarında amcasının otelinin önündeki ağaçları
kesmiştir. “Turizm yatırımı yapmak isteyenin ayağının altına halı sererim”
demiş, amcasının denize sıfır turizm
imarlı arazisini ticaret merkezi imarına çevirmiştir. “Geçmiş belediye
başkanlarıyla bizi kimse aynı kefeye koyamaz” demiş, belediyeden müfettişleri,
organize suç polislerini eksik etmemiş. Bir yardımcısı tutuklanmış, bir
yardımcısı yargılanıyor. Denetleme
kurulu raporlarına yansıdığı gibi fakirlere “pronto yüzey temizleyici, top kek,
plastik tabak, çatal kaşık” dağıtarak sosyal demokrat belediyecilik örnekleri
sergilemiştir. Şifreli kapısı üç dört kişi dışında sadece polise açılan şeffaf
ihale odası oluşturmuş. Seçimlerden önce herkesin bildiği, konuştuğu ekonomik
sorunlarını belediye başkanlığı maaşıyla çözme sihirbazlığı göstermiş.
Bunlar gibi yüzlerce olumsuzluğu
sıralanabilen Altungün kendisine biat eden, her şeyi görmezden gelen, susan,çok
yaşa padişahım diyen, onu olduğunun ötesinde gösteren basın mensupları istiyor.
Biz onlardan değiliz, olmayacağız da.
Biz söyleyeceklerimizi henüz
söylemeye başlamadık sayın
Altungün. Kimseye çamur atmıyoruz,
atmayız. Söyleyeceğimizi direk söyler belgelendiririz. Eğer sizde de o yürek
varsa, sizi eleştiren basın mensuplarının tümünü zan altında bırakacağınıza
kimin sizi tehdit ettiğini, kimin sizden para istediğini çıkar açıklarsınız,
yada yargıya başvurursunuz.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Hodri Meydan Altungün !
Basın mensupları onu tehdit ediyor, haraç istiyorsa ve Altungün bunu yargıya taşımıyorsa kelimenin tam anlamıyla yalan söylüyor, kamuoyunu aldatıyor demektir.
12 Haziran Genel seçimleri öncesi belediye başkanı Esat Altungün'ün çevresi bir söylenti yaydı. Seçimlerden hemen sonra rakiplere büyük bir taarruzun başlayacağı, bundan sonra eleştirilere sessiz kalınmayacağı dillendirildi. Zamanı geldi... Altungün yine şaşırttı. Rakipleri potansiyel belediye başkan adayları, partiler dururken basın mensuplarını hedef aldı.
Beceriksizliği, iş bilmezliği, yakın çevresi dışında toplumun çıkarlarını düşünmediği yaşanarak test edilen Altungün’ün kendisini haklı olarak eleştiren basın mensuplarını hedef seçmesi vizyonunu bir kez daha gösteriyor. Ancak kurduğu cümleler önemli. Doğruları yazan, kendisini eleştiren basın mensuplarını "tehdit, şantaj, para istemekle" suçlayan Altungün bu kez haddini aştı. Altungün, gazetelere verdiği röportajlarda kendisini eleştiren basın mensuplarının onu tehdit ettiğini, para istediğini söyledi. Bu ağır bir ithamdır. Adalet sarayı ve Cumhuriyet Başsavcılığı belediyeden sadece 200 metre uzaklıkta. Eğer birileri, hele hele basın mensupları onu tehdit ediyor, haraç istiyorsa ve Altungün bunu yargıya taşımıyorsa kelimenin tam anlamıyla yalan söylüyor, kamuoyunu aldatıyor demektir.Beceriksizliğini, iş bilmezliğini örtbas etmeye çalışıyor. Kapasite meselesi, herkes koltuğa oturduğunda mucizeler yaratacak diye bir şey yok tabi.
Altungün'ün rakibi gazeteciler değil. Bunu pusulasını şaşıran Altungün’e birilerinin anlatması gerekir. Oturduğu belediye başkanlığı koltuğunun hakkını veremeyen birinin kendisine basın mensuplarını düşman olarak bellemesi pek hayra alamet değil. Bizim tanıdığımız hiç bir basın mensubu Altungün'e rakip değil. Siyaseten bir yerlere gelmek için çabalamıyor. Tüm bunlara rağmen eğer Altungün gazetelere verdiği demeçlerde basın mensuplarını hedef olarak seçiyorsa kelimenin tam anlamıyla pusulasını şaşırmış, umudunu tüketmiş, kendisinin bile kendisine güveninin kalmadığını göstermiş demektir.
Bize göre ise... Zaman bizi haklı çıkarmıştır. Esat Altungün'ün bu turizm kentini yönetecek kapasite, bilgi ve birikimine sahip olmadığı ortaya çıkmıştır. Kuşadası tarihinde muhalefetsizlik açısından en rahat belediye başkanı olmasına rağmen,yönetiminin daha ilk iki yılında halk nazarında tüm kredisini yitirmiştir. Belediyede en kısa sürede organize polislerini ağırlayıp, kefil olduğu kişinin demir parmaklıklar ardına gidişini çaresizce izlemiştir. Kuşadası belediyesinde sabah ilk gelen meclis üyesinin kendisini başkan ilan ettiği yeni bir yönetim tarzını Kuşadası’na tanıtmıştır. Geçmiş belediye başkanları eserleriyle övünürken, o ise amcasına kıyaklarıyla hatırlanır olmuştur.
“Üç milyon ağaç dikeceğim” demiş, göreve geldiğinin daha ilk aylarında amcasının otelinin önündeki ağaçları kesmiştir. “Turizm yatırımı yapmak isteyenin ayağının altına halı sererim” demiş, amcasının denize sıfır turizm imarlı arazisini ticaret merkezi imarına çevirmiştir. “Geçmiş belediye başkanlarıyla bizi kimse aynı kefeye koyamaz” demiş, belediyeden müfettişleri, organize suç polislerini eksik etmemiş. Bir yardımcısı tutuklanmış, bir yardımcısı yargılanıyor. Denetleme kurulu raporlarına yansıdığı gibi fakirlere “pronto yüzey temizleyici, top kek, plastik tabak, çatal kaşık” dağıtarak sosyal demokrat belediyecilik örnekleri sergilemiştir. Şifreli kapısı üç dört kişi dışında sadece polise açılan şeffaf ihale odası oluşturmuş. Seçimlerden önce herkesin bildiği, konuştuğu ekonomik sorunlarını belediye başkanlığı maaşıyla çözme sihirbazlığı göstermiş.
Bunlar gibi yüzlerce olumsuzluğu sıralanabilen Altungün kendisine biat eden, her şeyi görmezden gelen, susan,çok yaşa padişahım diyen, onu olduğunun ötesinde gösteren basın mensupları istiyor. Biz onlardan değiliz, olmayacağız da.
Biz söyleyeceklerimizi henüz söylemeye başlamadık sayın Altungün. Kimseye çamur atmıyoruz, atmayız. Söyleyeceğimizi direk söyler belgelendiririz. Eğer sizde de o yürek varsa, sizi eleştiren basın mensuplarının tümünü zan altında bırakacağınıza kimin sizi tehdit ettiğini, kimin sizden para istediğini çıkar açıklarsınız, yada yargıya başvurursunuz.
Hodri meydan.
En Çok Okunan Haberler