Aile içi Demokraside ikinci perde (!)

 www.adaninsesi.com Tarafından haberleştirildikten sonra, Kuşadası kadar Türkiye siyasi gündemine giren Atasoy çiftinin örnek “Aile İçi Demokrasi” anlayışında ikinci perde çok tartışılacağa benziyor. İnşaat Mühendisi Kamber Atasoy’un CHP Aydın milletvekili aday adayı, eşi Nezaket Atasoy’un ise İzmir AKP’den milletvekili aday adayı olacağı yönündeki haberi www.adaninsesi.com da yer almasından sonra, Nezaket Atasoy’un kendi adına yapılan açıklamadan haberi olmadığı ortaya çıktı. Haberin sitemizde yer aldığı 17 Mart Perşembe gecesi, saat 01 sıralarında Kamber Atasoy eşi Nezaket Atasoy adına bir basın açıklaması göndererek, eşinin AKP aday adaylığından çekildiğini duyurdu. Nezaket Atasoy adına Kamber Atasoy’un gayet demokratik (!) bir şekilde yaptığı açıklamada “Basında çıkan CHP ve AKP aday adaylığımla ilgili Aydın Kuşadası CHP aday adayı eşim Kamber Atasoy’un bilgisi dışında, eşimden habersiz AKP’den aday adayı olup dosya verdim. Ancak eşim de CHP’den aday adaylığını açıkladı Eşim bu durumu doğru bulmuyor. Ben demokratik hakkımı kullandığımı düşünüyorum. Ancak aile birliğimiz ve çocuklarımızın bu durumdan kötü etkilenmemeleri için ben aday adaylığından çekildiğimi buradan beyan ediyorum. Öncelikle eşimden sonrada çocuklarımdan ve CHP’den AKP’den herkese verdiğim bu üzüntüden dolayı özür dilerim” dedi. Açıklamayı bazı basın yayın organlarında okuyan Nezaket Atasoy, CHP’li eşinin kendisine sormadan ve kendi ağzından söylenmiş gibi yaptığı açıklamaya büyük tepki gösterdi. Nezaket Atasoy bu kez kendisi bir açıklama yaparak İzmir’deki tüm ulusal basın temsilcileri ve sitemize gönderdi. Eşinin yaptığı açıklamada belirttiği sözleri kendisinin söylemediğini, çekilmesinin sözkonusu olmadığını vurguladı. Nezaket Atasoy açıklamasında özetle şu görüşlere yer verdi “Ben Nezaket Emine Atasoy, olarak, dostlarıma ve genel başkanı olduğum Türkiye Hizmet Gönüllüleri Konfederasyonu yönetim kurulunun bilgisi dahilinde AK Parti’den İzmir 1. Bölge Aday Adayı oldum.Ben inandığım konuda her şeye rağmen sonuna kadar yoluma devam edeceğim. Söylediğim iddia edilen sözleri ben sarf etmedim. Ben davamdan da vazgeçmiş değilim. Ülkemizin istikrara ihtiyacı var. Bu istikrarın da AK Parti döneminde sağlandığına inanıyorum. Bu nedenle tercihimi AK Parti’den yana kullanıp Aday oldum. Sonuna kadar bu yoldan vazgeçmeyeceğim.Ben bu yola yeni çıkmadım 2007 genel seçimlerinde AK Parti İstanbul Milletvekili Aday Adayı, 2009 yerel seçimlerinde AK Parti İzmir il Genel Meclisi adayı oldum. Ben her şeye rağmen insanlığa hizmet anlamında mücadelemi daha geniş kitlelere ulaştırmak adına bu yola girdim ve sonuna kadar da bu yolda devam edeceğim.Ülkemizin geleceği için AK Partideyim. ‘maddi gücün kadar, ülkeyi yönet’ felsefesi ile değil, ‘liyakatinle ülke yönetimine katkıda bulun’ felsefesiyle hareket etmekteyim bunu bulduğum yer de AK Partidir.Ben bu yüzden buradayım. Herkes demokratik yarışta özgürdür. Ben de herkese başarılar diliyorum.”